Gazeteci Ali Kişmir’in Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanması ülkemiz için büyük bir utançtır. Gazetecilerin yazdıklarını, söylediklerini, gösterdiklerini beğenmeyebilirsiniz. Ancak mesleğini yapan, Anaysal, yasal ve uluslararası normlar çerçevesinde mesleğini icra eden gazetecilerin temel mesleki ve insan haklarına tacavüz edemezsiniz. Fikirlere zincir vurmaya çalışmak biçareliktir. Farklı düşünüyorsanız ve kendinizi ifade etmekten aciz değilseniz gazetecinin kalemine kalemle cevap verirsiniz. Kaleme hapisle, hem de 10 yıllık hapisle cevap vermeye çalışmak kendinizi savunamayacak halde olduğunuzu ve artık tek çarenizin size karşı olanları susturmak olduğunu gösterir.
Bu dava siyasidir. Hedefi ise muhalif gazeteci ve vatandaşları susturmaktır, bezdirmektir, korkutmaktır.
Ali Kişmir savaşı, bir ırkın diğer bir ırk, bir cinsiyetin diğer bir cinsiyet üzerinde tahakkümünü, şiddeti, kişilerin özel hayatının ifşasını, emeğin sömürüsünü değil barışı, kardeşliği, insan hak ve özgürlüklerini savunan çağdaş bir gazetecidir. Ali Kişmir’e dava açmak ancak açanı itibarsızlaştırır, mahçup eder ve muteber bir gazeteciyi fikirleri nedeniyle hapse atmaya çalışanlar olarak tarihe kaydeder. Ali Kişmir’in yargılandığı veya yatacağı her hapis günleri buna neden olanların onurlu insan olarak varlıklarından daimi ihraç edildikleri günler olacaktır.
Gelin bu işten vazgeçin. Ali Kişmir’in bu davadan kaybedeceği değil ancak kazanacağı şeyler vardır. Siz kendinizi düşünerek bu davadan vazgeçin. Bu ayıba ortak olmayın.
Ali Kişmir’e açılan bu utanç verici davanın ayıbını en doğrudan ve hızlı çözecek yöntem Cumhuriyetçi Türk Partisi ile bağımsız milletvekillerinin ortak yasa değişikliği önerisidir. Hükümet partileri için bu öneri bir uzlaşı ve kötü tabloyu güzellikle bitirmek için fırsattır. Kibri değil aklı ön plana çıkararak bu kötü gidişata dur deyiniz.
Özgür, bilimsel ve demokratik eğitimi, herkese olabildiğince özgürlük sunan bir ülkeyi savunanlar olarak Gazeteci ve vatandaş Ali Kişmir’in yanındayız.
DAÜ-SEN KTÖS KTOEÖS