Değerli Meslektaşlar,
Nisan 2023’te Rektörlüğün Senatoya, Üniverersite Yönetim Kurulu’na ve sendikalara sunduğu ve esasen çalışanların maaşlarına hayat pahalılığı yansıtılmamasını içeren plandan sonra, Sendikamız bu planı reddederek sorunun çözümünün ancak kapsamlı bir planla mümkün olabileceğini söylemişti.
Üniversitemizin sorununu, yüksek maaş sorunu olarak gören bir planla sorunlar çözülemez demiştik.
Bize göre sorunun çözümü sendikaların, üniversite yönetiminin ve hükümetin ortak sorumluluk üstlenerek eş zamanlı ve kapsamlı yaklaşım göstermesinden geçmektedir. Buna ek olarak Hükümetlerin yükseköğretim politikalarının dolaylı ve doğrudan etkilerinin üniversitemiz üzerinde yarattığı tahribatı göz ardı eden bir çözüm planının gerçek anlamda çözüm getirmesinin mümkün olmadığını söyledik.
Bu anlamda Hükümetin, Üniversite yönetiminin ve sendikaların taraf olması gerektiğine inandığımız bir protokol taslağı üzerinde işveren ve hükümet ile görüşmeler yürüttük. Hükümetten 6 maddede üniversite için hayati olan talepte bulunduk. Bunun karşılığında ise Üniversitenin ihtiyaç duyacağı borçlanmanın bir kısmının iç borçlanma olarak karşılanmasına Sendika olarak destek olacağımızı ve bu hususu üyelerimizin oyuna sunabileceğimizi söyledik.
Bu borçlanmanın çalışanın rızasıyla ve hukusal çerçevede olması gerektiğini savunduk. Üniversitenin devlet desteğine rağmen kapanamayacak olan gelir-gider açığını Üniversitede gerçekleştirilecek dönüşüm adımlarıyla çözmenin mümkün olduğunu ifade ettik. Bu dönüşüm adımları gerçekleşirken ihtiyaç duyulan zaman dilimi içerisinde Üniversitenin borçlanmasına devletin destek olmasını ısrarla savunduk.
Bu çerçevede, Haziran ayında ortaya çıkan taslağa rağmen maalesef Üniversite yönetimi gelir-gider dengesini sağlayacak dönüşüm adımlarını atmadı ve gerekli mevzuatı hazırlamadı. Hükümet tarafından ise eş zamanlı atılması gereken adımlar atılmadı.
Geldiğimiz noktada, 6 Ekim 2023 tarihinde tüm paydaşlarla gerçekleşen toplantıda Hükümet vergi borcu affı için gerekli işlemlerin tamamlanabilmesi için üçüncü kez süre uzatması yapacağını, ancak bundan sonra daha fazla uzatma olmaması gerektiğini ifade ederek, gerekli adımların atılmasını talep etti.
Değerli Meslektaşlar,
DAÜ-SEN olarak bugüne kadar sürdürdüğümüz süreçte sizlere gönderdiğimiz ve kitle toplantılarında sizlerle paylaştığımız çerçevenin dışında herhangi bir adım atmadık ve söz vermedik. Sürecin başından beri kapsamlı bir çözüm planı içinde eş zamanlı ve aşamalı adımlar atılması koşuluyla iç borçlanmaya destek vereceğimizi belirttik. Ancak kalıcı bir maaş kesintisini, üyelerimizin maaş katsayılarının değişmesini, üyelerimizin kişisel hukuksal haklarının ihlal edilmesini kabul etmeyeceğimizi ve böylesi önerileri üyelerimizin oyuna dahi sunmayacağımızı her zaman vurguladık.
Söz konusu protokol taslağı da bu çerçevede oluştu. Geldiğimiz noktada üyelerimizin maaş katsayılarının kalıcı olarak değişmesi yönündeki önerilerin farklı yerlerden yükseltilmeye başladığını gözlemlemekteyiz. Bilmenizi isteriz ki DAÜ-SEN olarak duruşumuz değişmemiştir ve değişmeyecektir.
Kapsamlı ve nihai çözüm için ortak sorumluluktan başka çare yoktur. Üniversite yönetimi ve hükümet gerekli tüm adımları eş zamanlı olarak atmalıdır.
Değerli Meslektaşlar,
Şu anda yeni rektör belirleme süreci içerisindeyiz. Bu sürecin tamamlanması, adımların eş zamanlı ve bütünlüklü olarak atılması izlenmesi gereken tek yoldur. Önümüzdeki dönemde oluşacak olan rektörlük, sürecin sağlıklı olarak işleyebilmesi için hayati derecede önemli olacaktır. Bunun için oluşacak olan rektörlük tüm paydaşlarla kararlılıkla hareket etmelidir.
Değerli Meslektaşlar,
Sendikamız tünelin sonunda ışığın görünmesini sağlayacak bir çözüm dışındaki hiçbir adıma destek vermeyecektir.
Protokol taslağı çerçevesinde çözüm mümkündür. Taraflar, bu çerçeve içerisinde gerekli adımları eş zamanlı olarak daha fazla zaman kaybetmeden atmalıdır.
DAÜ-SEN