Rektör Sorunun Kaynağı ve de Çözümün Engeli Olmuştur!
Değerli Meslektaşlar,
2019 yılından beri gündemde olan Mali kriz ile ilgili rektörlük 3 yıllık görev süresinde hiç bir adım atmamıştır.
Sayın Rektörün 3 yıl önce göreve gelme nedeni, üniversitenin en önemli sorunları olarak nitelediği mali sorunları ve karar alma süreçlerindeki gecikmeleri gidermekti. Maalesef bu 3 yıllık dönemde, sözkonusu sorunlar giderilmek yerine katlanarak büyümüştür.
3 yıllık dönemde dolar olarak bütçe açığını 6 katına çıkaran, kasadaki 15 milyon doları sıfırlayıp, sosyal sigorta ve ihtiyat sandığı yatırımlarını yapılamaz noktaya getiren bir rektörlük vardır.
Sendikamızın yaptığı tüm uyarılara rağmen, ne gelirler artırılabilmiş ne de giderler azaltılabilmiştir. 2023 yılı bütçesi 410 milyon TL açıkla onaylandıktan sonra 3 ay geçmeden açık 550 milyonu aşmış, bugün itibariyle 2023 yılı bütçe açığının 700 milyon olacağı tahmin edilmektedir.
Değerli Meslektaşlar,
Üniversitemizde sendikamızın uzun yıllar mücadelesi sonucunda yöneticilerimizi seçebilme olanağına kavuştuk. Rektörümüzü, dekanlarımızı ve bölüm başkanlarımızı seçebildik. Dolayısıyla hem Rektörlük, hem ÜYK hem de Senato gücünü çalışandan alabildi. Böylelikle siyasetin ve VYK’nın üniversite üzerinde olan etkisi ciddi anlamda minimize edilmiş oldu. Ancak demokratik işleyişlerde seçimle göre gelmenin yanında seçilenlerin denetlenmesi de son derece önemlidir. Bu çerçevede sendikamız, mali kriz içerisine girmiş olan üniversitemizin düzlüğe çıkarabilmesi için, Üniversite Senatosunu denetleme yetkisini kullanmak üzere göreve çağırmıştı, ancak ve maalesef Senato bugüne kadar yaşanan mali sorunlarla ilgili sessizliğni korumayı tercih etmiştir.
Sayın Rektör, hazırladığı ve “Temmuz 2023-Aralık 2024 Uygulanacak Ekonomik Plan” isimli çalışmayı Senato üyelerine ve sendikalara 6 Mayıs 2023 tarihi itibarıyla iletmiş olmasına rağmen Senato bu konuda herhangi bir görüş belirtmemiştir. Diğer açıdan, Sayın Rektör, ilgili belgeye, ne Senato’dan, ne Üniversite Yönetim Kurulu’ndan ne de herhangi başka bir merciden destek almıştır.
Gerek Rektörlüğe gerekse paketine güven olmamıştır.
Sendikamız süreç içerisinde, geç kalınan her günün, her haftanın, her ayın, sorunu daha da büyüteceği konusunda uyarılarda bulunmuştur.
Sendikamız, bugüne kadar “Rektör’ün Ekonomik Planını” onaylamayan ve yerine kapsamlı ve bütünlüklü bir çözüm öneren tek yapı olmuştur. ÜYK ve Senato, ne planı onaylamış ne de yerine başka bir öneri yapmıştır. Senato ve ÜYK gidişatı izlemekle yetinmiştir. Ne denetim görevini üstlenmiş, ne de fikir geliştirebilmiştir. Üniversitenin bu hale gelmesini izleyen ÜYK ve Senato, yetkileri ve görevleri çerçevesinde iddia sahibi olamamıştır. Üniversite genel olarak demokrasinin görev ve sorumluluklarını yerine getirememiştir.
Sendikamız, üniversitenin geleceğini kurtarabilmek, mali ve idari sorunlarına kapsamlı çözüm bulabilmek için tam 3 ay boyunca çalışma yürütmüş, bu çeçevede Cumhurbaşkanı, Başbakan, Eğitim Bakanı, diğer hükümet yetkilileri, hükümet partileri, ana muhalefet Partisi ve VYK ile görüşmeler yapmıştır. Bu süreç sonucunda sizlerle de paylaştığımız çerçeveye, VYK ve Hükümet destek belirtmiş fakat DAÜ-SEN’den kaynaklanmayan nedenlerden dolayı müzakerelerde gecikmeler olmuş ve müzakereler zamanında sonuçlanamamıştır.
Değerli Meslektaşlar,
31 Temmuz 2023 bir milattı. 31 Temmuz’dan önce bir çözüm bulunabilmesi için sendikamız son ana kadar çok çaba göstermiştir. Bu tarihe kadar kapsamlı bir çözüm hayata geçirilebilmeliydi. Sendikamız bu konuda yapılabilecek her şeyi yapmıştır, ancak VYK’nın belirsiz gündemi ve işi ciddiyetle ele alamayışı ile, Rektörün engellemeleri sürecin doğru şekilde ilerlemesini engellemiş ve 31 Temmuz’dan önce sonuç alınamamıştır.
Bu süreçte, Rektör sorunların çözülebilmesi için adım atmamış, ÜYK ve Senatoyu çalıştırmamıştır. Senato ise denetim görevini yapmamış, başarısız Rektör bugüne kadar görevde bırakılmış, ve başarısızlıklarına bir yenisinin daha eklenmesine olanak verilmiştir.
31 Temmuz çalışanların maaşlarını hayat pahalığı artışı ile beraber tam ve eksiksiz alması gereken gündür.
4 aydır ihtiyat sandığı yatırımlarını yapmayan, sosyal sigorta yatırımlarında 2 aylık eksiklik yaratan Rektörlük, sorunlara hiç bir makul çözüm getiremeyerek bugüne kadar gelmiş ve kurum bugünkü noktaya getirilmiştir. Çalışanların bugün maaşlarını hayat pahalılığı ile beraber tam ve eksiksiz alamaması durumunda en büyük sorumlu Sayın Rektör Aykut Hocanın olacaktır, ancak Rektörün başarısızlıklarına sessiz kalarak destek olanlar da bu sorumluluğu paylaşacaktır.
DAÜ-SEN, Toplu iş sözleşmesinin ihlal edilmesi durumunda yasal süreçleri işletecek, her bir ihlal alanında VYK’yı, Üniversite’yi, ardından da öncelikle Rektör olmak üzere, yönetenleri, sorumluluklarını yerine getirmedikleri için şahsen dava edecektir. Sendikamız bu başarısız kara dönem son bulana ve Üniversitemiz istikrara ulaşana kadar mücadelesine devam edecektir!!!
DAÜ-SEN